Liman değil, iskele! Yalan konuşuyorlar

Kırım Tatarları Dernekleri Federasyon Başkanı İbrahim Aracı, "Mevcut iki iskele yerine yine aynı yerde tek bir iskele yapılacak. Yeni bir liman yapımı söz konusu değil" diyerek kamuoyunu yanlış bilgilendiren isimlere yüklendi

İLİMİZİN aktif derneklerinden olan Kocaeli Kırım Tatarları Derneği 2020 yılının ilk kahvaltı etkinliğini dün gerçekleştirdi. Dernek binasındaki programa; Kocaeli Kırım Tatarları Derneği Başkanı Zümran Aracı’nın yanı sıra Kırım Tatarları Dernekleri Federasyon Başkanı İbrahim Aracı, Büyükşehir Belediyesi İzmit Koordinatörü Abdullah Köktürk, İl Göç İdaresi Müdürü Mehmet Erkoç, Büyükşehir Belediyesi İstihdam Merkezi Başkanı Öztekin Kaşukçi ve çok sayıda dernek üyesi katıldı.

YALAN KONUŞUYORLAR

Programda konuşan Kırım Tatarları Dernekleri Federasyon Başkanı İbrahim Aracı gündemde yer alan liman konusuyla ilgili “Ben toplumuma hesap veririm. Bugün de böyle bir gün. 20 günden beri Kocaeli’de bazı basın organlarında şahsım, ailem ve şirketim hakkında yalan kampanyası başlatıldı. Yeni bir liman yapılması asla söz konusu değil. İzmit Belediye Başkanı ve 2 mahalle muhtarını davet ettim gelmediler. Baştan aşağı yalan konuşuyorlar. Bizim olmayan bir yerde hayali bir şey uyduruyorlar" dedi.

SİYASİ HAREKET EDİLMEMELİ

"Konu yönetim kurulu başkanlığını yaptığım, ailece sahip olduğumuz şirkete ait iskelenin günün şartlarına göre revize edilmesi projesidir" diyerek konuşmasını sürdüren Aracı şöyle devam etti: "Yeni liman, yeni depo alanı, Körfez’e başka kimyasal vesaire getirmek ile hiç bir alakası olmayan bir projenin uygulanması gereken bir prosedürüdür. Yazılan yalanlar gibi mevcut fabrika arazimiz ve yan komşu firma Aktaş’ın mevcut arazi ve kapasitesi dışına taşan, karada yapılacak en ufak bir değişiklik ile ilgisi yoktur. Bizi neredeyse bebek katili yaptılar. Kent Konseyi Başkanı Hüseyin Erol ile durumu konuştum. Bu kadar siyasi hareket edilememeli. Doğru bilgi alacaklar.

O TOPLANTIYA KATILSINLAR

Üstelik eski iskelelerin yerine yine aynı yerde tek bir iskele yapılması Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın önerisidir. Çevreye, denize, bölge halkına zarar verecek bir yanı kesinlikle söz konusu değildir. Zaten 18 Şubat’ta Derince Zübeyde Hanım Kültür Merkezi’nde saat 10.00’da yapılacak ÇED toplantısında da projenin detaylarını halka sunacağız. Derince’de oturan tüm vatandaşlarımız o toplantıya katılsınlar ve ÇED raporunu görsünler.

LİMAN DEĞİL İSKELE OLACAK

Doğrular sadece ve sadece şöyle: Liman değil iskele projesi. Mevcut iki iskele yerine yine aynı yerde tek bir iskele yapılacak. Yeni bir liman yapımı söz konusu değil. Ne şimdi ne de sonra olmayacak. Yeni depo alanları ya da tanklar yapılmayacak. Tır parkı yapılmayacak. Tesisin üretim kapasitesinde planlanan bir artış yok, denize ya da çevreye zarar verilmeyecek. Bölge halkına herhangi bir rahatsızlık verilmeyecek. Oysa bu yalanları söyleyenler konuyu saptırıp Cumhuriyet Mahallesi Sahili arazilerini şahsımın aldığı yalanını utanmazca yazıyorlar, söylüyorlar.

RÜŞVETLE YAPTIRMAM

Bizim saklayacak, korkacak, hesabını veremeyecek hiçbir şeyimiz yok. Tüm süreç olması gerektiği gibi açık ve şeffaf bir şekilde yürütülüyor. Tapu kayıtları ortadadır ve çok basit bir şekilde öğrenilebilir. Ayrıca eğer kara tarafına bir şey yapılacaksa öncelikle o bölgenin belediyesinden ya da internet sayfasından imar durumu çok rahat görülebilir. Sonra da mahalle halkına gidip konuşan belediye başkanına, 'Bu konuda sizden tank yapmak, depo yapmak üzere ruhsat isteyen var mı?' diye sorulur ya da o başkan 'Bu iddia tamamen bir yalandır. O bölgede bizden en ufak bir ruhsat isteyen yoktur. Zaten söz konusu yerin çok büyük bir kısmı park alanıdır ve denize çıkma alanları bile yoktur' açıklamasını rahatlıkla yapabilirdi. Ben hiçbir şahsi işimi rüşvetle yaptırmadım.

BELEDİYE BAŞKANI…

Bir belediye başkanının görevi önce gerçekleri öğrenmek ve popülizmin tuzağına düşmeden bu gerçekleri halka söylemektir. Halkın yanında durmak da bunu gerektirir. Sadece 1 vardiyasında 450-500 kişi çalışan şirketin çalışanları da bu kentin vatandaşı değil midir? Mahalle halkının yalan yanlış bilgilerle kandırıldığı, bu maksatlı haberlere alet edildiği ortadadır. Bu süreçte gerçekleri görebilen, sağduyulu ve tarafsız basın mensuplarını tenzih ederim.

İHANET ETMEYECEĞİZ

Burası bizim vatanımız. Ben bu şehirde doğdum. Çocuklarımız da bu şehirde doğdu. Mezarlarımız da burada. Bu şehirde yaşıyor, ülkemizin her yerindeki gelirlerimizi bu şehirde beyan edip vergimizi ödüyoruz. Şehrimize, insanlarımızın yaşamlarına, sağlıklarına, çocuklarımızın eğitimlerine katkı sağlayacak pek çok proje yaptık. Ne geçmişte ne şimdi bu şehre ve insanına zarar verecek bir adım atmadık, atmayız. Ben ve ailem, geçmişimizi ve köklerimizi unutmadan, bu toprakları vatan bildik, burada büyüdük. Bu topraklarda yaşıyor, havasını soluyor, suyunu içiyoruz. Şundan emin olun ki bu şehre ihanet edecek bir projenin en başta ben karşısında olurum.

BABAM MUHATAP ALMAZDI

Şimdi ise size şahsımı hedef aldıkları açık olan bu haberlerin neden ortaya çıktığının altındaki gerçekleri anlatmak istiyorum. Yalan habercilerden Çiğit’in yalanları. Yazdığının aksine asla kendisi ile yemek yemedim. Bir çay içme vaktinden fazla bir arada olmadım, beni tanımaz. Rahmetli Saadettin Bey’i ve yine rahmetli babamı yani bugün hayatta olmayan insanları konu yapar. Çünkü utanmaz. Rahmetli Saadettin Bey, benim yanımda da yıllarca çalıştı. Ama ben asla Çiğit’ler ile bir arada yemek yemedim. Babam asla Çiğit’leri muhatap almazdı. Çiğit’ler ile hiç işi olmazdı. Rahmetli Cevat Çetin’i sever, yazılarını okur hatta kesip biriktirirdi.

BİRİLERİNE MAŞALIK YAPIYOR

Peki ne oldu da şimdi bu yalanlar ile saldırıyor. Çok basit. Eski gazetesini satın almayı reddettiğim için. Satmadan önceki reklam taleplerine girmeyeceğim bile. Ancak sonra istemeyerek de olsa başka bir gruba sattığını, sonra oradan da işten atıldığını kendisi her gün bol alkollü yazıları ile anlatıyor. Ve bu ruh hali ve içinde bulunduğu şartlar ile yine birilerine maşalık yapıyor. Diğer ortağına zaten laf etmeye bile değmez, kedinin bile yemediği ciğer misali. Memleketin başına bela örgütün maşası olduğu tescilli, hem de gaza getirmeye çalıştığı ana muhalefet partisi yetkililerin bile beyan ettiği bir hastalıklı kişilik. Kendisini geçmişte icraya verdiğim için de hırsını böyle gösteriyor.

İSTİHDAM İÇİN ÇABALIYORUZ

Bu yalan ve yanlış bilgiler ile kendilerine menfaat sağlama peşinde olanlara asla boyun eğip sizlere karşı mahcup olmam. Kaldı ki Vefa İbrahim Aracı ismine kara çalmaya, iftiralarla itibarını zedelemeye kimsenin gücü yetmez. İftiracılarla mücadele etmeye, yerli sermaye olarak ülkenin her yerinde kanun, nizam ve ahlak, etik değerlere olan inancımız, saygımız ile yatırımlarımıza devam ederiz. Biz bu şehri istihdamı için elimizden gelen çabayı gösterdik, göstereceğiz. Dilovası’nda Türkiye’nin göz bebeği bir okulu yaptık. Bundan dolayı dahi terbiyesizce şikayet mektupları yazanlar var. Bu şehirde de sadece bu ülkenin vatandaşı olarak faydalı olmaya devam edip siz değerli soydaşlarımın gurur duyduğu vatandaşlar olmayı sürdürürüz.”

16 Şub 2020 - 13:45 - Sivil Toplum


göndermek için kutuyu işaretleyin

Yorum yazarak Demokrat Kocaeli Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Demokrat Kocaeli hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Demokrat Kocaeli editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Demokrat Kocaeli değil haberi geçen ajanstır.